"Anların yaşanmışlığı" duygulardır, zaman geçince ise üstünden, mutluluksa duygular o anlarda , "anların özlemi" başlar... Anları özlemek ise, yeniden yaşanamayacağından o anlar, belli kayıtlar varsa tatmin edilebilir ancak. Ve bu kayıtlar bazan zihinde kalpte olmakla yeterli gelmez kişiye. Çünkü paylaşamazsınız sevdiklerinizle... Anlatmak kelimelerle sınırlıdır, istersiniz ki gösterebilesiniz o anın gerçekliğini... Bu gerçekler her zaman en güzel haliyle yansımaz fotoğraflara. Fotoğrafı çekenin gözü ve kalbi işte orada bir anda değerlenir objektiften uzanıp dokunuyorsa sizin anınıza ve siz o dokunuşla mutlu, huzurlu hissedebiliyorsanız... Emrivakiyle sabitlenen anlar vardır öyle "iş olsun " diye yapar birileri... Bir de sevgiyle yapılanları vardır... Sevgiyle yapılıyorsa anlara dokunup saniyeleri dondurmak, "anın özlemini" yaşadığınızda size ve sevdiklerinize yıllar yıllar sonra bile o andaki duyguyu taptaze çıkarıp sunuverir.

Doğal Doğum Bilici- DDB- için verdiğimiz mücadele ve sevgiyle elele verdiğimiz her anne baba ve bebek, kocaman bir zincirin ilk halkaları oluyorlar. Onlarla yaptığımız her eğitim bizi yaptığımız işe daha da çok bağlıyor. İyi ki diyoruz iyi ki yapmışız.. Hani estetik operasyonlardan sonra, ÖNCESİ-SONRASI bölümü açarlar ya, biz de bilinçlerde bu "önce-sonra" irdelemesini yapıyoruz işte.

Bu sefer ki eğitimimizde de Dr. Hakan Çoker ile çabalarıma gene beşyıldızlı bir sağlık oteli olan BYOTELL evsahibi oldu. Muhteşem bir otel... Personeliyle, hizmetleriyle, tam anlamıyla dörtdörtlük. Ben sağlık oteli konseptinde bir ilk olan bu otelin uzun yıllar da "tek" olarak kalacağından eminim. İyi ki varsın Byotell... Çok teşekkür ederim Byotell Genel Müdürü Sn. Ahmet Seymen beyefendiye ve tüm personeline... Bu verdikleri destek, yaptığım işten duyduğum gurura bir de inanılmaz güç kazandırdı çünkü...

Doğal Doğum Bilinci' ni yayabilmek için Dr. Hakan Çoker ile verdiğimiz özel eğitimlerle ciddi bir emek harcıyoruz. Bizi mutlu eden tek şey ise sizin arzu ettiğiniz gibi ve bebeğiniz için de doğru olan şekilde doğumunuzu gerçekleştirmeniz. Sürekli negatif hipnoz altında olmanız sizin ve bizim için aşılacak engelleri arttırıyor. Bu negatif hipnoz medyadan komşunuza, doktorunuzdan, annenize kadar herkes atarfından beyninize sokulan ön yargılardan oluşuyor.
Bunları temizlemek ve hamileliğinizi mutlu,huzurlu, özgüveniniz yüksek, bedeninize ,bebeğinize, doğaya güvenerek geçirmeniz için size yardımcı olacak mp3 lerimizi dinleyin. Bu çalışma www.simdidegis.com ile ve simdidegis.com un teknolojik desteği ile hazırlandı. Bilgi almak için www.simdidegis.com u da incelemenizi öneririm.

Bir kadın hamile olduğunu öğrendiği andan itibaren zihninde kurulu bir saat çalışmaya başlar. Gebeliğin verdiği heyecan yerini beklemeye bırakır. Hep bebeğin doğacağı ve ona sarılacağı anı hayal eder. Doğum artık hedeftir, saat çalışmaya başlamıştır.
Doğuma kadar geçen sürenin, bebeğinin büyüyerek dışarıda yaşayacak gelişimi göstermesi için gerekli olduğunu bildiği halde, zihnindeki saat hep çalışır ve bir an önce bebeğinin doğmasını ister. Ama bu arada unuttuğu bir şey vardır. İçindeki annenin de kendini doğumuna hazırlaması gerekir. Bebek doğumda, dünyaya mucizevi bir adım atarken, kadın da artık bir anne olacaktır.
Bunun farkında olmayan kadınlar doğuma kadar geçen bu hazırlanma sürecinde hep bebeklerine odaklanırlar. Onun için yaşamlarına dikkat ederler, onun için para harcarlar, onun için doğum hazırlığı yaparlar. Onun doğumunda her şeyin en iyisi mümkün olduğunca hazır olmalıdır.
Ancak bu arada kendilerini unuturlar ve içlerinde filizlenen anneye de yatırım yapmazlar. Bebek için yapılan hazırlıklara harcanan emeğin bir bölümü, belki de daha fazlası içlerindeki anneye harcanmalıdır.
Bazı Afrika kabilelerinde daha bebek dünyaya gelmeden annelik için hazırlık yapılır. Orada bebeklerin annelerini seçtiklerine inanılır ve bebek isteyen kadın daha doğmamış bebeğine "Beni annen olarak kabul ediyor musun?"diye sorar.