SİTE: Ana Sayfa
  • Increase font size
  • Default font size
  • Decrease font size
Arama

Hamileler Kulübü

Doğum Sonrasında Zayıflamak İçin

alt 

Dr. İsmail AĞAR

Zayıflama programlarında uyulması gereken belli başlı prensipler şöyle özetlenebilir

Vücudun temel yapı maddeleri amino asitler ve proteinlerdir.Özellikle bağışıklık sistemimiz hormon sistemimiz enzimlerimiz ve kaslarımız ile beyin gelişimimiz dolayısıyla tüm yaşam için vazgeçilmez hayatiyete sahip olan proteinler mutlaka diyet ve beslenme programlarında yeterince alınmalıdırlar.

Alınması gereken protein miktarları yaş cinsiyet ve bazı özelliklere göre değişiklik gösterir.Beli başlı protein kaynakları et çeşitleri ki bunlar kırmızı et veya beyaz et çeşitleri olabilir ,ancak yaşa ve cinsiyete göre doktor tarafından tavsiye edilmeleri uygundur.Yumurta süt yoğurt peynir türü havansal ürünler ile baklagiller gibi bitkisel proteinler belli başlı proteinler olarak sayılabilir


YAĞLAR

Tüm diyet programlarında yağlar kısıtlanmakla beraber bazı yağ asitlerinin alınması önemli ve gereklidir.


KARBONHİDRATLAR


Karbohidratlar yani şekerli bileşikler tüm diyet programlarında belli ölçülerde kısıtlanırlar.


Vitaminler ve minerallerin alınmasına özen gösterilmelidir.



Kilo riski ve zararları tespitinde yeni yaklaşım


Obeziteyi tanımlamak, aşırı yada zayıf olup olmadığınızı belirlemek için kullanılan vücut kitle indeksi (BMI)hesaplaması ağırlığınızın, boyunuzun karesine bölünmesiyle elde edilir. örneğin 70 kilosunuz ve 1.60 boyundasınız. 1.60’ın karesi (1.60X1.60)= 2.56’dır. 70’i 2.56’ya böldüğünüzde ortaya çıkan 27.34 kilogram/metrekare sizin vücut kitle endeksinizi belirler. Eğer vücut kitle indeksiniz(BMI) 30 ya da daha fazla ise kilo probleminiz olduğunu ve obezite riski altında olduğunuz anlamını taşımaktadır.


Ancak son zamanlarda yapılan çalışmalar vücut kitle indeksi(BMI) normal sınırlar içinde olan insanlar da bile obezite durumunun görüldüğünü ortaya koymaktadır.


Mayo Clinic’den kardiyolog.

Dr .Lopez –Jimenez ve ekibine göre;Vücut kitle indeksi normal ama fazla vücut yağı olan kişilerde, yüksek kolesterol , bel çevresinde yağlanma, metabolik sendromların başka türlerine sahip olmakla birlikte bu kişler diabet ve büyük kalp hastalıkları tehlikesiyle karşı karşıyadır.


Normal kiloda ama obezite tehtidi altında olabilirsiniz.Gizli Obesite Nedir


Dr.Lopez-Jimenez ve ekibi tarafından anlatılan bu durum normal kiloda obezite olarak tanımlanır ve çok fazla görülen bir durumdur. Verilere göre; Normal Vücut kitle indeksine sahip 2127 kişilik erkek ve kadın populasyonunun %61 inde bu durum tespit edilmiştir ve yetişkinlerde erkek, kadın, ırk demeksizin görülmektedir.


Bu problem nerdeyse herkesi etkiliyor. Sedantari yani hareketisiz yaşam çoğunlukla kas kütlesinin azalıp, yağ kütlesinin artmasına neden olan olmaktadır. Yüksek vücut yağı erkeklerde %20’ nin üzeri , kadınlarda ise % 30 un üzeri olarak tanımlıdır.


Vücut yağı yüzdesini nasıl öğreneceksiniz


Lopez-Jimenez in yaptığı gibi kişinin vücut yağı yüzdesini öğrenmenin en iyi yolu güvenilir biyoelektriksel empedans makinası kullanmaktır. Bu aletler vücut yağ yüzdesini 1 dakikadan az sürede değerlendirebilmektedir. Vücut yağı yüzdesi daha önce kullanılan artık eski bir method olan kişinin deri kalınlığının manual olarak ölçülmesiyle belirlenmeye çalışılırdı . Ancak yöntem hem daha az güvenilir hem de daha çok zaman alan bir uygulama olduğundan tercih edilmemektedir.


Bel çevresi ölçümünde mezura methodu yerine yeni karın yağ yüzdesi ve iç organ çevresi yağlanması ölçümü


Yine yapılan çalışma ; bir çok insanın bel çevresi ölçüsü normal sınırlarda görülüyor olmasına rağmen obezite teşhis edilmiştir.Yani bel çevresi ölçümü değerleri bayanlarda; 80 erkeklerde 94cm’den küçük olmasına rağmen bu insanlardada obezite görülmüştür, Bu da gösteriyor ki bel çevresinin ölçümlenmesinde mezura ile yorumda bulunmak güvenilir bir yöntem değildir.


Bu güne kadar karın bölgesi çapının mezüre ile ölçülerek veya cilt kalınlığı ölçülerek tespit edilen karın bölgesi yağlanması riskinin artık daha kesin ve objektif sonuçlar veren yeni teknolojik yöntemlerle tespit edilebiliyor hale gelmesi ,japonya’da geliştirilen yeni teknoloji ölçüm metodlarıyla gerçekleşmiştir.


Ülkemizdede kullanmaya başladığımız infrared lazer teknolojisi ile bioelektriksel impedans ölçümü prensiplerinin beraber kullanıldığı yeni teknoloji ile karın bölgesi yağlanmasını ve iç organlar çevresi yağlanması ayrı ayrı ölçülebilmektedir.Sadece birkaç dakika süren ve zahmetsizce yapılabilen bu ölçümle 30 yaş üstü erkeklerde ve 35 yaş üstü kadınlarda özellikle kalp damar hastalıkları açısından ciddi risk olarak görülen karın bölgesi yağlanması ve iç organlar çevresi yağlanmasını tespit edilebiliyor ve buna uygun tedavi programları çıkarılabiliniyor.


Karın yağlarında Planar Şok Dalga Tedavisi


Ayrıca günümüzde yeni geliştirilen teknoljik yöntemlerden birisi olan Planer şok dalga tedavisi özellikle karın yağlarını tedavisinde oldukça başarılı sonuçlar vermektedir.Ancak nanosaniyelerle ölçülebilecek kadar kısa bir süre içinde güçlü ve 5 cm kadar yağ dokusu derinliğine inebilen planar şok dalgalar yeni teknolojik gelişmeler olarak karın yağlarının hücre zarını reversibl olarak bozarak yağ dokusunu azaltmaktadır. .Yalnızca kalp damar hastalıkları ve bazı kanser türleri açısından değil aynı zamanda diabet hastalığı ve metabolik sendrom olarak adlandırılan yeni yeni komplike hastalıklar zinciri açısında önemli olan karın yağlarıyla mücadelede uygulanacak egzersizler oldukça önemli olup herkesin kendi fizik ve kondisyonuna göre düzenlenmelidir.



AKUPUNKTUR VE ZAYIFLAMA


Akupunkturun zayıflama tedavilerinde özel bir yeri vardır.Son yıllarda akupunkturun zayıflamadaki bir çok etkileri gerek hayvan deneyleri gerekse insan çalışmaları ile gösterilmiş ciddi bilimsel dergilerde yayınlanmış ve kabul görmüştür.Bu nedenle akupunktur dünyada hemen hemen konuyla ilgili tüm ülkelerde zayıflama tedavilerinde kullanılmaktadır.Akupunkturun zayıflamadaki etkilerinin en belli başlı olanlarını şöyle özetleyebiliriz.


1)Akupunktur tedavisi ile beyinde hipotalamus bölgesinde bulunan tokluk merkezi ciddi olarak uyarılır.Böylece tokluk hissi çabuk oluşur.


2)Yine beyinde hipotalamusta bulunan açlık merkezi baskılanır ve buda açlık hissinde azalma şeklinde kendini gösterir.


3)Akupuktur utgulamalarıyla beyinde endorfin serotonin gibi hormon gruplarının salınımları artar.Böylece mutluluk hissinde artış ,stress faktorüne karşı dayanıklılık artar ve diyet programlarına uyumda kolaylaşır.


4)Diyet programlarında özellikle geceleri oluşabilen kan şekeri düşmeleri ve bu nedenle aşırı yemelerin önüne geçilir.


5)Vagus aracılığıyla mide asiditesi düzenlenerek aşırı asit salgılanmasının önüne geçilir ve buna bağlı acıkmalar ile rahatsızlıklar önlenir.



ŞOK DALGA AKUPUNKTUR


Temelde vücut akupunktur uygulaması olup iğne kullanmadan akustik şok dalgalar yolu ile akupunktur noktalarını uyarma yöntemidir.


Auriculoterapi : ilk olarak Fransız dr Nogier tarafından geliştirilmiştir ve kulak akupunkturu Nogier den sonra çok gelişmiştir.Tüm kulak akupunkturu(auriculoterapi) tedavilerinde çok ince ve bir kullanımlık küpede denilen kalıcı iğneler kullanılmaktadır.


MEZOTERAPİ VE MEZOLİPO


Özellikle bölgesel zayıflamada ve selülit tedavilerinde tercih edien yöntemlerdir.Mezoterapi tedavisi 1952 de bulunmuş olmakla beraber uzun zamandır Selülit tedavisi ve bölgesel zayıflama tedavilerinde ciddi etkili sonuçları nedeniyle popülaritesini hiç yitirmemiş ve bugün itibarıyla Fransadan Amerika ya tüm dünyada çok yaygın olarak kullanılmaktadır.Mezoterapi tedavisi ile değişik selülit ve bölgesel kilo tiplerine göre farklı yaklaşımlar uygulayabilme avantajı olması burada en önemli etkenlerden birisi olmakla beraber diğer bir tercih nedenide bir ilaç tedavisi olmasına rağmen ilaçların mikroenjeksiyonlar şeklinde çok küçük dozda verilmesi nedeniyle nadiren oluşabilen hafif allerjiler haricinde yan etki riskinin çok az olmasıdır.


AWT(Akustik Dalga terapisi)


Geçiğimiz yıl Amerika ve Almanyada popülarite kazanan AWT (acoustic wave therapy)veya akustic dalga tedavisi, özellikle en inatçi selülitlerde dahi güçlü etkisiyle dikkat çeken akustik dalga terapisi bölgesel zayiflamada ve bag dokusu ile cilt sikilastirmada da oldukça etkilidir.bunlarla beraber gebelik sonrasi çatlaklar ve kas sikilastirmadada iyi sonuçlar vermektedir.


1)Selülit tedavisi


2)Cilt ve bag dokusu sikilastirma.


3)Enzimatik Lipoliz:Awt öncesi ve sonrasi yapilan kan tetkiklerinde vücut yaglarinin son yikilma ürünleri olan serbest yag asitleri ve trigliserol miktarinin arttigi görülmektedir.


4)Skar ve kirisiklik tedavisi


5)Gebelik çatlaklari


6)Örümcek agi tipi Varisler


7)Liposuction sonrasi çabuk iyilesme


AWT Akustic dalga terapisi ile yapilan çalismalar ciddi üniversiteler ve kliniklerde bilimsel kosullarda yapilmis kontrollü çalismalardir.


REFLEXOTERAPİ UYGULAMASI

ZAYIFLAMA VE SELÜLİT TEDAVİSİ



Bugün için sellülit ve şişmanlık tedavisinde en hizli yardimci tedavi

seçeneklerindenbiri olup,uygulama seçeneklerinde vücut hemodinamiginin

referans olarak alindigi çok eski bir yöntemdir.



Reflexoterapide bozulmuş cilt reflexlerin aktivasyonu ile

dokularda aktif direnaj işlemi gerçekleştirilir.Vücut deformasyonlarinda

yavaşlamiş veya otomasitesini yitirmiş reflexler tekrar hayata

geçirilmektedir.




*lenf ve kan dola?imi artar


*vücut hatları şekillenir ve bölgesel incelme sağlanır


*toksinler atılarak vucutta rahatlama ve hafiflik hissedilir


*selülit de tedaviyi destekler


Reflexoterapi hızlı bir tedavi seçeneğinin dışında vücudu son derece

rahatlatıcı ve keyif verici bir uygulama sistemidir.Dünyada çok yaygyn

kullanylmasına karşın,ülkemiz bu sistemle henüz 3 yıl önce tanışma fırsatı

bulmuştur.


Reflexoterapi sadece şişmanlik,sellülit ve sarkma tedavisinde

kullanilmayip,ayni zamanda vücut deformasyonlarina sekonder olarak gelişen

gözalti torbalanmalari,çatlaklar,ameliyat-tramva izleri,bacak

şişlikleri,spor hekimligi ve fizik tedavi amaçli rehabilitasyonlarda

da yaygin olarak kullanılmaktadır.

http://www.ismailagar.com/Default2.aspx?sid=7