Hamilelikte en büyük sorunlardan biri de bilinçaltına kazınmış olan ve belki de kendi doğumumuza dahi uzanan, çocukluğumuzda ve büyüyene dek olan sürec içinde kulağımızla duyduğumuz, gözümüzle gördüğümüz ve bize doğum hakkında korkuyu ve endişeyi empoze eden negatif hipnozlardır. Bu negatif birikimlerin pek çoğu biz farkına varmadan bilinçaltımıza kazınır. En basitinden hamileliğimizde duyduğumuz korkunç cümle bile yeterli değil midir, "Allah bir avazda kurtarsın" veya "Allah kurtarsın" temennileri... " Aman Tanrım kurtulmam gereken bir durum içinde miyim yani" der iç benimiz. Veya çok küçük çocukken annemizin veya teyzelerin sohbetlerinde kulak misafiri olduğumuz, dinlemesek bile kulaklarımızın algılayıp bilincimize yazdığı korkunç doğum hikayeleri...
Ya da medyada, filmlerde ve benzer şekillerde beyne yerleşen doğum imajları... Kadınlar aynı askerlik anısı gibi, doğum anılarını ballandırarak anlatmayı, ne kadar acı çekip de ne kadar güçlü olduğuna dair karşısındakilere değil sadece, kendi içbenine de benimsetmeye çalıştığı dayanıklılığını, fedakarlığını, güçlü oluşunu, nasıl büyük bir acıyı atlattığı için ne kadar özel olduğunu ifade etmek isterler aslında. Bunun altında kimbilir belki eşlerine, belki çocuklarına göndermeler de var, vazgeçilemeyecek kadar fedakarca bazı şeyleri yaptığına dair... "Beni çok daha çok sev" der aslında karşısındakine.. öz güven eksikliği belki de... Hatta dedim ya kendi doğumuna kadar uzanan bir güvensizlik içinde olma hissi belki de... Bunu bilinçli bir amaçla yapmaz kimse, altında yatan sebepler önemli.
Tüm bu anlatımlar ve görseller ile bilincimizde doğum zor ve olağandışı olmaya başlar. Türk filmlerinde kapıda dokuz doğuran babaya, çığlıklarıyla katılır doğum yapan kadın, ölümlerden döner saatlerce acı çeker. Unutur mu böyle bir sahneyi seyrederse beyin, hele kendi bedeni de doğum yapacaksa... Eh haliyle beyine yazılır tüm olumsuz hipnozlar sonucunda izlenimler ve korku galip gelir doğum eyleminde çoğu zaman, açılmaz olur beden, ilerleyemez olur bebek içerde... Kısır döngü içinde yeni doğan bebek de negtif hipnoz ile , doğum travnması içinde doğar.. Hele bir de onca zorluktan sonra nnesinin kokusunu bile duyamadan, sıcaklığını alamadan yabancı sesler, eller, temaslar, ışıklar altında " terkedildim bana ne yapılıyor, annem nerede " güvensizliğine kapılır. Bazı bebeklerde doğum travmasının yanısıra, doğumdan sonra güveniz hissetmek kendi bedeninde yaşamayı reddetmeye ve yaşamsal fonksiyonlarını kapatmaya kadar gidebilir. Anne karnından beri dünyaya hazırlandığı bazı olgular gerçekleşmediğinde o bebek için yaşam güvensiz ve zordur. Stres faktörü ilk andan dünya hakkında vereceği önkararı oluşturur zaten..." Evet dünya güven içinde olunmayacak bir yerdir."
Peki annenin tüm duygu ve hormonları bebekte de aynen varoluyor ise, aynı gıdalar ve oksijen gibi, bebek, hormonları ve annenin hissettiklerini de kaydediyorsa, her ne kadar doğal doğuma dair çok şeyi kurslarda öğrendikten sonra doğum planı da yapsak ve doğuma hazırsak da, bilinçaltımızdaki kalıpları daha etkin ve kökten değiştirmemiz mümkün mü?
Subliminal uyaranlar burada devreye giriyor.. Zihin alanı yaratıp beynimizde otohipnozumuzu özel cümleler ve telkinler ile yapsak bile doğal olarak hala bize negatif hipnoz vermeye bayılan bir toplum içinde yaşıyoruz, hergün biz pozitif değerleri beynimize yazdıkça, "ama falanca ne demişti" diye iç benimiz beynimizde cevap vermeye başlıyor.
Oysa, kulak duymadan direkt bilinçaltına verilen düzenli telkinlerde, beyin olumlama cümlelerine cevap verip kendi kendine çürütmüyor onları. 21 gün boyunca günde 1 saat dinlemek, sonra 1 hafta ara vermek ve tekrar dinlemek, 21 gün boyunca, hamilelik boyunca korku ve endişeleri silmek için etkili olurken, doğum hakkında daha özgüvenli, daha rahat, daha kabullenerek doğuma hazır ve bedenimizi kullanabilme yeteneğimizi kazandırıyor bize bir ölçüde.
Bu teknikte, sesli versiyon ve sessiz versiyonda dinlenen özel cd ler var, sesli versiyonda duyduğunuz sadece müzik veya doğa sesleri.. sessiz versiyonda ise hiçbirşey... Ama kulağın duyabileceği sınırlar dışında bir frekansla özel olarak kayıt edilen olumlamamalar beyin tarafından duyularak, "ben" şeklinde verildiği için, "emir " olarak algılamadan da daha rahat kabul ediliyor. Olumlamaları duymamak, onlara cevaplar yaratmaya da engel oluyor. Eğer çok fazla olumsuz önyargı varsa, ilk dinlenmeye başlandığı günlerde biraz başağrıları yaşanıyor. Bu durumda birer gün ara vererek dinlenmesi gerekiyor. Günde 1 saat olarak dinlenmesini ise bölerek tamamlayabiliyor, ister sesli ister sessiz versiyonunu kullanabiliyorsunuz.
"Rahat Hamilelik"Â için hazırladığımız cd leri hamilelik boyunca, 21 gün dinleyip 1 hafta ara vererek, "Doğuma Hazırlık" için olan cd i ise 37. haftaya doğru dinlemeye başlıyorsunuz.. 37. haftadan itibaren 2 cd de beraber dinlenebilir.
Peki olumlamalar nelerdir bu cd lerin içindeki?
Olumlamaları, DOĞAL DOĞUM konusunda ülkemizdeki öncü doktorumuz Dr. Hakan Çoker' in onayı ile hazırladık, çünkü o aynı zamanda Hypnobirthing konusunda da uzman bir doktor. Ve www.simdidegis.com Funda hanım bu cd leri hazırladı özel subliminal teknik ile... Bu olumlamaları arzu ederseniz, elinize alıp sesli okuyarak, kendi bilincinize kendiniz de telkin de bulunabilirsiniz ve isterseniz kağıtlara fişler halinde yazıp eşyalarınızın arasına, evin çeşitli yerlerine bırakabilir ve görsel subliminal etki oluşturabilirsiniz. Çünkü gözünüz gördüğünüzü alışkanlıkla farketmese bile beyin kayda almaya devam etmektedir. Olumlamalar tamamen bedeninize, doğaya ve bebeğinize duyduğunuz güven ve rahat olmanız,gevşeyebilmeniz üzerine kurulu kısa ,vurgulu ve "ben" özneli olumlamalardır.
Kullanan hamileler var mı, ve etkisi nasıl?
Evet kullanan hamilelerimiz var, en güzel yanı da bu zaten. Çünkü doğum konusu açıldığında ,derslerime ilk geldiği günlerde,"o konuda konuşmayalım, sezaryen diye bana doktorum söylese nasıl engel olurum, sezaryen oluyor herkes, doğal olan bu demek ki, zaten korkuyorum " diyen annelerimiz bile son günlere doğru doğum konusunda rahat hissetmeye ve endişelerinden sıyrılmaya başladılar. Daha da güzeli, bazıları doğuma eşleri ile girip, inanılmaz kısa süre ve kolaylık ile doğum yaptılar. Hem de doğum fotoğrafcısını bile bu konuda çok derinden etkileyecek kadar. Doğumdan çıkış anında ise, "bu muymuş, 2. bebeği de yapalım bir an önce o zaman " diyebildiler. Evet... ilk doğumdu bu hem de...
Bu konuda etik olarak isim vermeyeceğim ama zaman içinde yaşayanlar bu konuya yorumlarıyla eklemeler yaparlarsa kendiliğinden yorumları alınmış olur:)) Cd leri hemen her hamilemize verip dinlemesini öneriyorum, elbette buna inanıp düzenli dinlemeyi herkes yapamayabiliyor. Ama yapabilenlerdeki farkı gözlemleme şansım var.
Dileğim bu konuda daha çok belirgin örnekleri sizlere verebilmek.
Bu uygulama yurt dışında var mı?
Evet var... Doğum için otohypnoz CDleri Avrupa ve Ameika' da kullanılıyor.
Bu konuda başka bir yazımda örnekleri sizlerle paylaşırım..
Herkese su gibi, huzurlu, sevgi dolu bir hamilelik ve doğum diliyorum. İçtenlikle ....
JALE DURAL
