SİTE: Ana Sayfa
  • Increase font size
  • Default font size
  • Decrease font size
Arama

Hamileler Kulübü

Dere Çiftliği, Kış Pikniği, Dostlar Eğlencesi

Biz Dere Çiftliği' ndeydik bu pazar, gepegencecik 60-70 kalp ile... Doyamadık soğuk da olsa, üşüsek de çiftliğe. Havalar ısınsa da ısınmasa da yapacağız daha devamını bu buluşmalarımızın. Öncelikle çoook teşekkürler gelen tüm sevgi dolu yüreklere ve çook teşekkürler çiftliğimizin sahipleri  Nurdan ve Ömer Dinler' e. Çok teşekkürler bizi en leziz yemeklerle doyuranlara,  çok teşekkürler müzikleriyle kalplerimizi doyuranlara, çok teşekkürler her anımızı kovalayıp fotoğraflayan Özlem Poyrazoğlu' na.

Çok soğuktu o gün hava... Klişe olacak ama kalpler o kadar sıcaktı ki, kısa sürede ısındı herkes.

 

Evsahiplerimiz mükemmel ötesiyken, konuklarımız dosttan öte ve müziğimiz bu kadar içtenken, yemekler içkiler bu kadar leziz ve yerinde, doğa bu kadar güzelken nasıl olmasın ki? Anların Özlem'i Özlem de  öyle kareleri fotoğraf makinasına sabitledi ki, ben sadece bir kısmını kullanacağım burada. Her fotoğraf için size sayfalarca yazabilirim, o kadar güzel anları avlamış ki Özlem...

Keyifli danslar, sadece dere kenarında değil, taş evdeki o anda kendiliğinden kurulan discoda da devam etti. Eller eşlik etti şarkılara, ve gülücükler... Bazan rüzgar ve küller de raksetti, bazan yalancıktan güneşin ışınları da.

Sabah Kadıköy' den yola çıkarken herkes birgün önceki havayla ilgisi olmayan soğuk ve grileşmiş bulutların hayalkırıklığı içindeydi. Yolculuk servislerle uyuklaya  meraklaya geçti.. Ha şu tepenin ardı, ha şu virajın sonu, ha ağaçlıkların arkası derken, virajın ardına serilmiş Dere Çiftliğine ulaştık. Çiftliğin sahibi ve asil ruhlu  kovboyu Ömer ağabey karşıladı bizi ve ardından da Nurdan ablamızın sevgi dolu gülümsemesi. Servislerden indiğimiz anda soğuk rüzgarın yanaklarımıza kondurduğu sıcak hoşgeldin buseleri de bizi uyandırıvermişti zaten.

Hazır bir sıcak çay ve börek servisi, kekler... Zaten acıkmışız da... Ama o börekler 2 gün geçmesine rağmen yiyenlerin hala dilinde, bunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Öyle" iş olsun börek olsun işte" böreği değillerdi... Gerçek börekti börek gibi.

Bir keşif turu, bedenlerle Dere çiftliği atmosferinin tanışması, ısınması... Ateşlerin yakılması... Çocuklar hemen top oynamaya da başlamış... Çok üşüyenler taş evin büyülü şöminesinin başında ısı depolarken, barbeküler yakılmış. Tahta sıralar bize özel dekor edilmişler bile dere kenarına. Kareli piknik örtüsü fantazilerimizi gerçekleştirip, içkilerimizi açıyoruz biz de. Müzisyenlerimizin her biri özel ve candan... Onlara alttan ısıtma servisi olarak bir mangal kuruyor Asil Kovboy...

İsteyen istediğini yapmakta serbest. Kimi jakuzili banyodan kendini alamayıp hayal kuruyor "tekrar gelmem lazım" diye, kimi şöminenin büyüsünde sedire uzanmış. Kimi keşifte doğayı ve kimi sundurmada eğleniyor barbekü olana dek. Dere üstünde hamakta yatan biri var... Ve yakılan ateşin başında yamaca uzanıp aşkıyla uyuyanlar bile.

Mis kokular havayı doldurdukça, acıkası geliyor herkesin zaten. Derenin şarkısı mırıltı kalıyor müzisyenlerin gitar tellerinde, kemanın yayında ve gönüllü  solistlerimiz olan  kızıl saçlı zarif hanımefendiyle, yakışıklı etkileyici sesli beyefendinin akıcı şarkılarında... Işıl hanımın sesi zaten muhteşem... Beyefendi ise hepimize bonus. Bizler de katıldık mı melodilere vokal olarak, keyfine doyum olmaz zaten o şarkıların. Fasıllardan geçtik, Leyla' dan geçip Mevlayı bulma yollarında gezdik desem abartmış mı olurum bilmem. Ama her dost sesiyle değil sadece, kalbiyle de oradaydı eminim...

Danslar ettik, kimi şömine başında, kimi ateş başında dere kenarında.

İçtik, güldük , söyledik bol bol. Kemancımız, "çal çal çal sen de kemancı" tadındaydı, Bülent Ersoy ile çalmak kolay mı, o kadar profesyonel bir sanatcıydı yani. Zarif bay-bayan solistlerimizi tenzih ederim, onların sesi ve usulü harikaydı da ama bizim seslerimize ve acemiliklerimize öyle kibarca tahammül etti ki, hayran kaldık. Gitarlarını  konuşturan, coşturan arkadaşlarımız da hayran kitlesi edindi bize çalıp söylerken efendilikleriyle, yetenekleriyle, sesleriyle zaten. Bir de o soğukta çelik teller parçaladı tırnaklarını, ona yanarım. Ama "devam" dediler sağolsunlar, çaldılar söylediler...

Çocuklar kimi zaman hulohop çevirdi, kimi top oynadı, kimi koştu coştu, kimi düştü ağladı, kimi ateşe odun topladı, kimi oyuncak buldu oynadı... Onlar ayrı bir eğlence yaşadı zaten hepimizden başka. Dokunulmadan kocaman bir alanda koşmak oynamak ne demek apartman dünyasında? Eminim gece biz 22.00 de düştüysek yatağa, onlar daha yolda yenilmiştir uykuya.

Çamurlara izin verdik çizmelerimize tırmanması için.

Soğuğa izin verdik bizi sımsıkı sarmalaması için,

Rüzgara izin verdik ki saçlarımızı okşasın uzun uzun...

Güneşe izin verdik çekilsin kış uykusu gibi tüm gün sığınağına da

Açamasın papatyalar kalsınlar tomur tomur toprakta.

Bulutlara da izin verdik ki perdelesin güneşi ve aydınlığı...

Romantik ve gri tonlarında bıraksın doğayı

Dereye izin verdik çağlasın vokal olsun müzisyenlerimize diye...

Sonra ateşe izin verdik sokulsun bedenlerimize ılık ılık,

Küllerine izin verdik uçuşsun sevinçle diye...

Mangala izin verdik için için pişirsin köftelerimizi tavuklarımızı ve

Yudumladığımız içkilerimize izin verdik ısıtsın içimizi yudum yudum diye

Kahkahalarımıza izin verdik dere gibi çağlasın onlar da

Kalplerimize izin verdik aşkla doldu taştı sevdiklerimize daha da çok,

Hayallerimize izin verdik alabildiğine coştu,

Hayata izin verdik; mola verdi hızlı akışı içinde Dere Çiftliğ' inde...

Ve bir durak oldu o gün, bir nefes oldu herbirimize ...

Hoşgeldiniz dedik sizlere ve bundan sonra çok sık açacağız bu kapıları gülen kalplerinize. Sağlıkla mutluluk, dostluk ve kahkahalar demek olacak burası bizler ve sizler için. Unutulmaz anların yaşanması demek olacak. Gelin unutulmazlıklarla dolu güzellikleri yaşayalım.

Sevgilerimle hepinizi kucaklıyorum.

Jale Dural

http://picasaweb.google.com.tr/jaledural/DEREFTL#

Not: Fotoğraflarımızın profesyonel olmayanlarını ve birkısım profesyonel olanlarını Picasa linkinde görebilirsiniz. Gelenleri de oraya eklemeye devam edeceğim. Ancak benim deyimimle Anların Özlemi'nin fotoğrafladığı anlar için ondan orjinal boyutları ve kalitesiyle fotoğraflarınızı onun emeğinin bedeli olamasa da uygun bir bedel karşılığı ondan temin edebilirsiniz cd veya albüm olarak. Kendisine çok teşekkür ediyorum tekrar.

 

 

 

BEBEĞİM

Sütlaç Annesini TV de İzledi

Sütlaç Annesini TV de İzledi


Anne Olunca Anladım programı Kanal1  in konuğuyduk Dr. Hakan Çoker ile. Sevgili Hülya Yıldırım, bilinçli bir anne olarak kendini bu konulara adamış. Devamını oku...

More:

DOĞAL YAŞAM

Bebekli Piknik, Dere Çiftliği' nde Melekler

Bebekli Piknik, Dere Çiftliği' nde Melekler


Az kişiydik, öz kişiydik, Dere Çiftliğindeydik, bebeklerleydik, biraz üşüdük, fazlaca da terledik, gezdik, dereye düştük, bol bol yedik, içtik, uyuduk, uzandık, sohbet ettik, çilek topladık yedik, bal...

Devamını oku...
More:

JALE ÖZEN KİMDİR?

Kişisel Bilgiler:
Doğum: 1968-Kayseri
Uyruk: T.C.
Eğitim: 1993-1990 Marmara Üni. Güzel Sanatlar Fak. Tekstil Anasanat dalı-Giyim Bölümü
1989-1985 Ege Üni.Tekstil Müh. Fak. Tekstil Teknolojisi
1985-1982 İzmir Karataş Lisesi –Matematik Bölümü

CEP:0 537 327 00 06

Jaleozen68@gmail.com

Devamı...