Doğal Yaşam… Dillere pelesenk oldu değil mi? Oysa doğallığın ne kadarı tam doğal?... Tartışılır…”Organik yaşam” denildi…Ne kadar organik?… Şehir hayatının gölgelediği doğallığın ne kadarını güneşle aydınlatabiliyoruz, ne kadarı asla gün yüzü görmeden bir sertifika ile “doğal” olarak adlandırılabiliyor acaba…

Gerçek doğal olan ne?

Doğumdan başlayarak hayatın doğal olmasında bir rolümüz olsun diye sıvadık kollarımızı… Özlenen doğalı sunmak için unutan nesillere… Ve hatta hiç gerçek doğalı bilmeyenlere.. Toprağa ayağı değmemiş nesillerin büyüdüğü bir devirde, anadan doğma dost bebekler ve aileler yaratma ve onları doğal hayatın mutlu nefesleriyle soluklandırabilme ve besleyebilme hayallerimin ne kadarında başarılı olabileceğim acaba? Bu beni heyecanlandırıyor. Yeni doğan bebekleri ve aileleri dost olarak birbirlerine ve dünyaya kazandırabilme girişimlerimde bir mini çekirdek etrafında güç kazanmaya başladığımızı görüyorum, hissediyorum. Bu mutluluk sonsuz.. Şimdi o çekirdeğin bireylerini şehir dışında doğayla buluşturacak ve gerçekleşebilme özelliği olan fantezilerimde sıra… Ve o çekirdeği daha da güçlendirerek, sağlığını arttırabilecek doğallık dolu beslenmesinde ne kadar etkili olabileceğimi merak ediyorum.. Ticari bir ihtirasın değil, geleceğin sağlıklı toplumunun bireylerini oluşturmak yolunda bir dişi Don Kişot muyum yoksa!!… Bunu zaman gösterecek... Doğallığın bile artık bir aldatma vesilesi olarak ticaretinin yapıldığı bu dünyayı ne ölçüde gerçek doğalla tekrar buluşturabileceğiz?… En azından deniyorum, deniyoruz… Yanımızda olmanız temennisiyle…

Sevgilerimle

Jale Dural